Uykusuzluğumu Kedime Borçluyum

Dün ev arkadaşımın sevgilisinin doğum gününü kutladık. Önce evde pasta kestik. Kesmişken yiyelim bari dedik. Kilo alma korkusu nedeniyle hatun kişilerden yarımşar dilim pasta kaldı hesabıma. Gece gittiğimiz mekanda çalan tanıdık arkadaşın da pasta sürprizi ile karşılaştık. Yarımşar dilimler yine önüme uçuştu. Anlayacağınız için dışım pasta. Ahan da bıyıkta krem şanti kalmış.

Çok pasta, az alkol vardı dün gece. Malum, pazarları çalışan biriyim ve bu yaz göbeği bir nebze eritmem gerek. "Bira bu göbeğin altında" sloganım manitalarda artık işe yaramıyor.

Eve geldiğimde çok uykum vardı. Medya Kralı'nı dahi izlemeden yattım ama Ramiz çok özlemiş besbelli, sabaha kadar gram uyku uyutmadı. Tam dalıyorum, pati geliyor. Uyandırınca şöyle bir bakıyor, ıslak burnu ile yanağımı okşuyor. Gel de kapat bir odaya. Şerefsiz, sabah ben evden çıkarken dahi paçamdaydı. Şimdi uyuyordur o. Ya ben? Çalış Erlik, uyku yok sana.

Dün evdeki kalabalığı çok sevdi. Nasıl sevmez? Bir ikisi hariç hepsi kedisever bir topluluk. Bol bol fotoğrafı çekildi. Yarın feyste olur.

Az sonra Gençler-Bursa maçı var. Takım tutmuyorum ama memleket takımı hesabı Gençlerbirliği gönlümdeki takımdır. Öte yandan Bursa şampiyon olmanın peşinde. Bugün Bursa kazansın isterim.

Bursa çok güzel bir şehir. Ha, insanları omuz atarak karşılıyor sizi ama olsun. Düzenli, büyük bir kent ve alternatifleri geniş. Tarihi zengin. Mutfağı lezzetli. Kızları güzel.

Pazar çalışmaktan nefret ediyorum ama işim olmadığı zaman erken çıkabiliyorum. Gidip yatsam mı ki? Fena fikir değilmiş gibi geldi. Haydi, Erlik kaçar.

Posted on 13:33 by birmilyoncu and filed under | 0 Comments »

0 ahkam:

Yorum Gönder